Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) yerleştirme sonuçları duyuruldu. Bu dönemde en çok tercih edilen bölümler arasında plastik cerrahi, göz hastalıkları ve dermatoloji yer aldı. Ancak, çocuk cerrahisinde 139 kontenjanın 77’si boş kaldı. Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Çiğdem Ulukaya Durakbaşa, çocuk cerrahisinin tercih edilmemesinin etkileri hakkında Cumhuriyet’e açıklamalarda bulundu.
Son yıllarda TUS’ta cerrahi branşların önemli bir gerileme yaşadığını vurgulayan Durakbaşa, “Çocuk cerrahisi de bu durumdan nasibini almıştır. Şu anda, tercih sıralamasının son 10 sırasında 5 majör cerrahi branş bulunmaktadır. Bu branşların az tercih edilmesi ve nitelikli uzman eksikliğinin yaratacağı sorunlar konusunda ülkemizin sağlık yöneticilerinin uzun vadeli planlamalar yaptıklarını düşünüyoruz” dedi.
‘MESLEKTAŞLARIMIZ ZORLUK ÇEKİYOR’
Çocuk cerrahisindeki uzman dağılımının dengesizliğinden kaynaklanan sorunlara dikkat çeken Durakbaşa, “Özellikle büyük şehirlerde fazla sayıda çocuk cerrahı çalışırken, çocuk sayısının fazla olduğu yerlerde uzman eksikliği oldukça belirgindir. Bu alanlarda çalışan uzmanlar, aşırı mesai yapmakta ve dayanma sınırlarını zorlamaktadır. Ayrıca “merkezleşme” sorunu da bulunmaktadır. Farklı hastanelerde tek çocuk cerrahı olarak çalışan meslektaşlarımızın üzerinde büyük baskı oluşmaktadır. Diğer cerrahi branşlarda olduğu gibi, çocuk cerrahisinde de aynı branştan bir diğer uzmanla iş birliği yapmak, fiziksel ve manevi baskıyı azaltıcı önemli bir faktördür.
Çocuk cerrahisinin özelliğinden kaynaklı olarak, yenidoğan cerrahisi gibi alanlarda uzmanların işbirliği gerekmektedir. Ancak, bu konuda yeterli uzman bulunmaması durumunda tedavi gerçekleştirilememektedir. Bu bağlılık nedeniyle, birçok meslektaşımız eğitim aldıkları girişimleri gerçekleştirememenin mutsuzluğunu yaşamaktadır. Sağlık yöneticileri, her devlet hastanesinde bir çocuk cerrahının bulunması gerektiği düşüncesindedir. Bu durumun detaylı bir şekilde incelenmesi gerekmektedir. Çocuk cerrahisi branşı için, yeterli uzmanın çalışabileceği, altyapısı güçlü merkezlerin belirlenmesi ve hastaların burada tedavi edilmesi önemlidir.”
